24 Eylül 2014 Çarşamba

sesine sarılmayı özledim

bu aralar fazla sensiz buralar,
martılar avazlarının çıktığı kadar seni sevdiğimi haykırmıyor. gökyüzü mavi değil. annem gülmüyor. ağaçlar yapraklarını terk ediyor.
bu aralar fazla sensiz buralar,
beş duyu organından yoksun yaşıyorum görüyorum ama baktığım her yerde sen, duyuyorum ama her yer seni senin.

sokaklar, caddeler kısacası tüm adresler seni gösteriyor.
dileciler bile isteksiz sen yoksun diye.
her yer sana çıkıyor her şey sende bitiyor adın gibi.
başlangıç sen oluyorsun mesela en hüzünlü yerin
bitişi sen oluyorsun mesela en mutlu yerin...

nefesi senle alıyorum sensiz veriyorum ey sevgili. sırf sen gideceksin içimden birazcık eksileceksin diye nefes almak istemiyorum. ağlamak istemiyorum. kilo vermek istemiyorum yani sen benden uzaklaşıp gitme. gitme işte uzaklaşma hep bende kal...

sen takıntı mısın? sen bi hedef misin? sen nesin benim için? anlam veremiyorum bazen ulan diyorum onca zaman geçti neden unutmadın? gelse birlikte olsa bi ay sonra tekrar ayrılır mıyız diye düşünüyorum. düşünmek bile saçma bi insan en çok beklediği ve en çok içinde kalan yarayı bulunca ondan uzaklaşır mı? ayrılır mı? sana dair bir şey beklemiyorum. her şeyi yaşamış olabilirsin en mutlu anları yaşamış, tüm her şeyi kısaca. yine seni severim ben seni bunlar için sevmedim ki. of ben seni neden sevdiğimi bilmeyecek kadar çok nedenden dolayı seviyorum. ben seni onlar gibi değil. ağlarken birde güler gibi. yağmurlu bi akşamdaki toprak kokusu gibi, yağmurdan sonra açan gökkuşağı gibi. ben seni bi başka seviyorum... gerçi bunları okumayacağını bile bile yazmakta başka bi aptallık.

sesini duysam hatırlamam. gözlerini hatırlarım. kokunu unutamam. ellerin tenime bahşedilmiş en güzel lutüf. sesin diyorum sevgili sesin dünyanın en güzel kuş çıvıltısından en güzel şarkıcısından daha güzel bu benlik için...

sensiz öyle dağıldım ki toparlayamıyorum. keşke seni almaya geliyorum hazırlan diyebilsem...

gitme
benden

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder