30 Eylül 2011 Cuma

Sen beni öyle bil sevgili !

Şimdi sen beni öyle biri zannediyorsunki. Seni unuttuğumu zanneden. Senin yokluğunu bir başkaları tarafından unutturulduğunu zanneden. Senin yokluğuna alıştıığımı zanneden zavallısın!

Zavallısın diyorum çünkü öylesin. Sen beni tanımamışsın. Sana nasıl bağlandığımı anlamamışsın. Sana olan sevgimin nasıl olduğunu hiç öğrenemememişsin. Zaten seni sevdiğime hiçbir zaman inanmadın. Hiçbir zaman seni sonsuzadek bekleyeceğime inanmadın. Sen bana inanmadınki.

Şimdi bunları açıklamak istemezdim ama zorla söylettiriyorsun. Devamını mutlaka oku !

24 Eylül 2011 Cumartesi

Garip Hayat...

Hayat garip hatta çok garip... Belki seçimlerimizden dolayı bu oluyordur. Belkide kaderimiz böyledir. Bilmiyorum işte benimki bana göre çok garip. En sevdiğim insanı kaybettim. Kendi ellerimle onu kaybettim. Bir umut geri kazanmak istedim belki geri döner belki geri dönüp yine birlikte oluruz diye. Ama ne gariptirki geri kazanmaya çalışırken bile onu mahvetmişim haberim yok. Onun tüm hayatını mahvetmişim ellerimle bilmeden. Şimdi nasıl sevgi bu diyeceksiniz ? Sevgimi lan seninki ! diyeceksiniz haklısınızda....

23 Eylül 2011 Cuma

Nefret Ediyorum.

Nefret ediyorum kendimden. Yaşadığım herandan nefret ediyorum. Kimseye bir faydam yok ! En sevdikllerimi kırıyorum üzüyorum. Nefret ediyorum iste ! Uğrunda öleceğim tek insanın hayatını kendi ellerimle mahvetmişim. Onu  ne hale soktum kim bilir. Nefret ediyorum işte kendimden !  Her kötü şeyden sonra kendini affettirmek için özür dilersin ya ! buna kaç özür dilemeliyim ? Kaç özür affettirki ?

Hissetmek !

Hissediyorum bazen bana ihtiyacının olduğunu hissediyorum işte sorma nasıl hissediyorsun diye. Hani klasik bir laf vardır "Sever hisseder seven bilir.." İşte sana verecek cevabım bu olabilir. "Seven bilir.."  Arada kalbim duracakmış gibi oluyor hani seni ilk gördüğüm andaki gibi. O an diyorum kesin birşey oldu bana ihtiyacı var ama yanında  olamıyorum ! Hani sende sevdin ya zamanında sanada bu oluyor muydu ?
Bu aralar hiç aklına geliyor muyum ? Bu çocuk napıyordur acaba diyor musun ? Hiç içinden de olsa  seni seviyorum diyor musun ? Demiyorsun sanırım desen ben ne yapar ne eder duyardım. Bilirsin kulaklarım iyi işitirdi. Ben sessizce değil haykırarak söylüyorum. Peki ya sen duyuyor musun ?

Hatırlar mısın buraları ?

Hatırlar mısın buraları ? Gel senle biraz eskilere gidelim zor olacak ama olsun gidelim olmaz mı ? Son bir kere cesaretini toplayıp gidelim olmaz mı ? Olur demek için zorluyorsun kendini ama diyemiyorsun olsun ben biliyorum..


Hatırlar mısın burayı ? Hani her geldiğinde buradan yukarı çıkardık. He bir kerede senle burada ...

bugün

bugün 23 eylül. 3. yilimizin dolmasına son 1 ay..

21 Eylül 2011 Çarşamba

Merhaba

Merhaba sevdiğim ben o sevmediğin...!
nasılsın bugün hiç ozlemedn mi beni? bugünde mi geçmedim aklının kıyılarından? hiç mi aklına gelmedi gözlerim, saçlarım... Sabah kalktığında benden gelen bir mesaj aramadın mi? hiç mi gözlerin gecmise...daLmadı Hatırlatmadı mi beni sana hiçbiri ? doğru söyle kokuma benzer bir koku da gelmedi burnuna? ozleminle yanıyor içim bilmeni isterim.

Saçma.

Telefonun hâlâ açmıyor sevgili günlük.Belkide ömür boyu açmayacak. Sanırım o unuttu belkide şuan mutlu. Belkide onun ellerini tutuyor. Belkide saçlarını okşuyor.. Kim bilir bunlar sadece benim kuruntularım. Ama büyük ihtimalle unuttu. Artık sevmiyorda bitirdi işte. Acımasızca bitirdi. Sanki hiç sevmemiş gibi çekip gitti ! Sanki hiç öpmemiş gibi çekip gitti. Bu kadar kolay çekip gitti işte !
Çekip gitti !

19 Eylül 2011 Pazartesi

Kahraman Tazeoğlu – Her İnsan İzlemek İster; Uğruna Bir Ölümü

Sabah uyanmak istemeyeceksin ilk günler,
yemek yiyemeyeceksin,
boğazına ayrılık takıldı çünkü…
günde milyon kez telefona bakacaksın,
boş bir cümle bekleyeceksin,hatta herhangi bir dilde olması bile gerekmeyen…
affetmeyeceğim onu derken affedeceksin daha…
İntihar düşünceni rehin alacak,
intharsız gülüşün olmayacak…
en çok ellerini mi kokusunu mu özlediğini bilemeyeceksin hiç,
sokakta gördüğün herkesi ona benzeteceksin !
Kopuk anların olacak hayattan,
kimi,neyi düşündüğünü bilmediğin…
Herkes sana bir sır verirmiş gibi birgün onu unutacağını söyleyecek,
korkacaksın,kızacaksın,küseceksin hepsine…
Daha isyankar olacaksın,
daha asi…
herşeye üzüleceksin; sokakta kalan çocukları,açlıktan ölen insanları sanki ilk kez
farkediyormuş gibi,içine oturacak her kaybediş…
Sonra acına alışacaksın,seveceksin acını;
ondan kalan tek gerçekliğe sarılacaksın !….
öğreneceksin diğer insanlar gibi yaşamayı,
herkes öğrenir çünkü…herkes gizler acısını ; bileceksin !…
Uyumadan önce her gece saçlarını öptüğün o anı hatırlayacaksın,
gözyaşların birikecek boğazına,yutkunamayacaksın; ama şairsen ;
hiç ağlamayacaksın !…
Buluştuğunuz yerlere gitmek tesellin olacak,
Gitmediğinde canın acıyacak,gittiğinde kanayacaksın…
Nedensiz sevemeye başlayacaksın sevdiği herşeyi,
nedensiz nefret edeceksin onu üzen şeylerden…
Umutsuzluk dolduracaksın ceplerine,
taşacak…
ve sana bir sırda ben vereyim mi ?
onu hiç unutamayacaksın…
O mu ?
O bazen pişman olacak,
sende bıraktıklarına üzülecek,ağlayacak belki bazen…
Seni hatırlayacak arasıra,
imlasız depresyonlar yaşayacak kağıtlara,
Eli telefona gidecek istemeden…
Ama seni bir daha hiç sevmeyecek;
daha önce sevmediği gibi…
yinede dönecek birgün ;kalmak için değil,seni nasıl yıktığını görmek için !..
her insan izlemek ister; uğruna bir ölümü…
Şiir: Serkan Demirel
Yorum: Kahraman Tazeoğlu

18 Eylül 2011 Pazar

Bugün istanbul

Bugün İstanbul'a geldim. Her zamanki gibi aklıma sen geldin o yollardan geçerken o yollarda bile hayaller kurmuştum. Olmadı nasip değilmiş. Yarın okullar açılıyor. Sen onunla buluşacaksın sevgilim diyeceksin belkide demeyeceksin bilemiyorum işte. Haber alamıyorum senden istesem alırım. Ama sen mutlusun bu şekilde ben sadece uzaktan izlerim seni. Onunla mutlu olmanı uzaktan izlerim.  İzlerim işte sevgili sorma. Yine arada yazarım buraya biliyorum bunları okumayacaksın. ama olsun ben yazıyorum..

Şimdi evde tekim yemek hazırlamam lazım. Yol yorgunum biraz dinlenip kendimi işlerime vereceğim. Karnım açıktı. Arasam makarna tarifini yine anlatır mısın?
Sanırım anlatmazsın.
Allahaısmarladık.
Seni ....

7 Eylül 2011 Çarşamba

bugünde

bugünde telefonun açmadı sevgili günlük. Kardeşim bugün rüyasında onunla nişanlandığımızı görmüş. Ve heyecanlı bir şekilde bana anlattı. Sanırım bu imkansız birşey. He bu arada günlük okuluma kayıt oldum. Bir kaç projede kendimi geliştireceğim. Sanırım ilk defa umutluyum. Sanırım ilk defa yapacağım bir şeyde başarılı olurum. Ben ara ara yazarım sana sevgili günlük.

5 Eylül 2011 Pazartesi

bugünde

Bugünde telefonunu açmadı sevgili günlük.

4 Eylül 2011 Pazar

ahmet enes - iklimim


yenileri geçip duruyor karşıma
birileri girip çıkıyor hayatıma
eskileri yaşıyor anılarımda
diğerleri varamaz bile yamacına

ben sana en çok benzeyen
senin gibi düşümü süsleyen birini bulamadım, yazık bana
sen beni ne çabuk unuttun
yerime de elin elini tuttun ama yok, beni mumla arıyorsun hala

Ansızın değişiverir..

Bugünü unutma günlük bugünü unutma !
Herkes benim kim olduğumu birgün görecek birgün herkes görecek !
Bugün benim miladım olacak ve kendimi geliştireceğim.
Birgün gelecek o Q7 arabası benim olacak.
Birgün gelecek o düşlerindeki ev benim olacak.
Bunun için var gücümle çalışacağım !
Bugün miladım olacak !
Bu tarihi unutma !
4 Eylül 2011 Pazar..

bugünde

Bugünde telefonunu açmadı sevgili günlük.