18 Mayıs 2013 Cumartesi

ben hep seni beklicem...

oturdum tüm konuşmaları okudum. eskiden olan. hepsini ne varsa...
okudukça sana yeniden aşık oldum yeniden seni sevdim yeniden seninle birlikte oldum. en mutlu anlarımızı, en mutsuz anlarımızı seni üzdüğüm anların hepsini baştan aşağıya geçirdim. ben seni çok seviyorum elif. sensiz olmayacağını her zaman biliyordum ama bu sefer daha bi başka oldu. sadece seni istiyorum. sadece senle olmak senle.

ben hep seni bekleyeceğim. peki ya sen kimi?
ben hep senin için yanıp tutuşacağım peki ya sen kim için?
bitsin bu ayrılık.
bitsin bu özlem.
yeter artık gel.
geleyim.
birleşelim artık. bitsin bu aptalca kaçışmalar.
aptal olmayalım artık. gel hayallerimizi gerçekleştirelim. senin istediğin her şey benim istediğim her şey olsun. sen bana karış ben sana karışayım yine. kavga edelim. ama biz olalım ya biz. olsun mutsuzda olsak biz olalım. bu sefer elini tutayım. hiç bırakmayayım. hiç öpmeyeyim belki de. ama sadece sen ol razıyım. sarılayım o yeter bana...

daha çok ağlayacağım bugün, daha çok sevişeceğim resimlerinle, daha çok aşık olacağım sana, daha çok sen olacaksın içimde. peki ya sen bilecek misin bunu? bugün gökyüzünü her gördüğümde seni seviyorumu bahşedeceğim. belki yağan bir yağmurda seni seviyorumlarım sana dokunur da anlarsın ne denli sevdiğimi...

kaç özür bahşetmeliyim kulağına, "affet beni ey başına eskiyi yakıştıramadığım sevgili. ben çocuktum. bilemedim değerini. affet beni ey sevgili. çocuktum seni sevemedim... senden binlerce kez özür dilesem sahi gelir miydin?" hani derler ya özrü kabahatinden büyük diye. sen özürdün ben kabahat. seni sevmem ise bambaşka.

Biz hiç beceremedik sevmeyi de terk etmeyi de.
Aşk kokan dudakların karşısında direnmeyi de.
Biz hiç beceremedik sevmeyi de terk etmeyi de.
Aşk dolu mısraların karşısında direnmeyi de.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder