29 Mayıs 2022 Pazar

denedim denedim, yok olmayı denedim.

yazdıkça daha çok yazasım geliyor, sustukça daha çok susasım, kaçtıkça kaçasım. senden. ben bu aralar hiç iyi değilim, güçlü değilim, yorgunum bu hayattan şuanda gelse azrail bir gram itiraz etmem o derece ümit kalmamış. 

bazı şeyleri bitirmek, yeni bir yola girişmek için güç arıyorum bulamıyorum. bulamadıkça aptal insanların istediği gibi yaşamaya devam ediyorum. günler geçiyor, haftalar geçiyor, aylar geçiyor her şey herkes değişiyor ama bir ben değişemiyorum. sana karşı, ona karşı. 

mutlu bir anım yok diye buralara geliyorum zannetme buralar iyi bir yer eski bir tanıdık, eskiye yolculuk. güçlü olduğum zaman ki beni hatırlatıyor bana. şimdiyi unuttuğum en iyi yer burası. 

neyse ben yazdıkça daha boktan oluyorum, ben kaçayım.

hiç iyi değilim
ama hiç iyi

16 Mayıs 2022 Pazartesi

ne olur bir sabah.

ne güzel demiş Onur Akın - Ne Olur Bir Sabah...

hiç olmadığım kadar iyi gözüküp hiç olmadığım kadar kötüyüm. üzgünüm, hüzünlüyüm. yaşadığım hayat mı? derecesine sorgular oldum. bazen öyle saçma şeyler düşünüyor oluyorum ki gözümü kapattığım da bir boşlukta olduğumu hissediyorum. bomboşlukta...

yaşıyoruz, yaşamış olmuşcasına. yaşım kaç olursa olsun sana yazarken ellerim, bırakıveriyor damlaları gözlerim... 

zaten buraya ne zaman mutlu bir şey yazdığım gördün ki? yıllar geçse de tutunamayan aciz güçsüz bir insan olarak kaldım işte. herkes yoluna gitti, ben yol olarak kaldım. herkes sevildi, ben.!? 


özlemek
seni
sensizliği
özlemek

9 Nisan 2022 Cumartesi

bir kaçış noktası mısın?

eski bir şiir gibisin aklıma bi yerden geliyorsun, geldiğin zaman çıkmıyorsun günlerce aylarca seni söylüyorum. sonra birden unutuyorum. sonra yine bir gün yine geliyor.geçmeyen bir ağrı gibisin, geçmeyen bir yara. öldürmüyor, süründürüyor. 

seni tanıyalı, seni bileli yıllar geçti, sensizlik senliliği önüne geçti, bu yara neden halen kanıyor? neden atamıyorum aklımdan, kalbimden. ilk aşk mısın sen? ilk olduğun için mi? ya da bir şımarıklık mı? ya da bir kaçış noktası mı? sen nesin? 

ben tükendim, bendeki sen tükenmedi. seni çok sevmiştim ondandır senden kalan yalnızlığı sevmem. neden geçmiyor yüreğimdeki bu yaralar. günler öylesine geçiyor ki rutine oturmuş bi şekilde rutin dışına çıkmak için seni getiriyorum aklıma. darma duman oluyor o rutinler, göz yaşı durmuyor dökülüyor teker teker. unutulmuyor işte..

geldim
sana
kaçtım
senden

sahi sen neydin?

rüya.
rüyalar...

seni bana hatırlatan tek şey herhalde, sana artık özlem duyuyor muyum? yoksa seni uzakta bi yerlere bir daha çıkmamak üzere gömdüm mü?  yok yok uzak bi yere gömmüş olamam. elim kalem tuttuğunda sana yazmak istiyorum, yazacağım ilk kelime "elif" oluyor.  ardından gelen kelimeler kifayetsiz. yıllar geçse de yazarken yine ağlıyorum. yine seni hatırlıyorum.

bugün rüyamda seni gördüm, uzun süreden beri yaşadığım en keyifli rüya diyebilirim. belki nedeni seni son gördüğüm, son bıraktığım duraktan geçtiğim için olabilir. içimden en son onunla geldim ben buraya dedim, en son onu bırakmıştım burada. bensizliğe, onsuzluğa.

şimdi kim bilir neredesin, kim bilir kimlerlesin. mutlusundur inşallah. umarım aklının ucundan bile geçmem, beddua değil inan aklının ucundan geçecek bir insan olmam. kalbinin en ücra köşesinde kalmanı yeğlerim. nedense bu hesaba girince senden kalan müzikleri dinliyorum. sana bu yazıları yazarken dinlediğim müzikleri.

hayat geçip gidiyor, yaşıyoruz bi şekilde sevdiklerimizle, sevmediklerimizle. her geçen gün bir nefes borcumuzu daha ödemiş oluyoruz, ne zaman borcumuz biterse... acaba borcum bitmeden bir gün elini tutmak nasip olur mu? tutsak eskisi gibi olur mu? eski neydi? sen neydin?

özlemek
rüya
nefes