29 Şubat 2012 Çarşamba

Sevgilim.

Sana yazmıyorum diye seni unuttuğumu yada aklıma gelmediğini zannetme sevgilim. Özlüyorum, aklımdan çıkmıyorsun ama yazamıyorum elim gitmiyor kelimeler çıkmıyor dökülmüyor işte dilimden sana bir şeyler. Hepsi kalbimde saklı kalıyor. Bazen kendi kendime konuşuyorum işte tam yazıya yazacakken unutuveriyorum. Ama kızma olur mu? Seni unutmadım.Seni hatırlamıyor değilim sevgilim.

Bugün bu şarkıyı dinlerken aklıma sen geldin gerçi çıkmıyorsunki nasıl gelesin değil mi?

MUSTAFA CECELİ - Sevgilim 2012 (Canlı)
Dinle olur mu sevgilim?
Sözleri aşağıdaki gibi seni çok seviyorum!

Sevgilim saçlarını tarayıp, gerdanını okşayıp, ninniler söyleyip dizlerimde uyutsam seni..
Sevgilim kadere aldanmayıp, kağıt olup kalem olup mutlulukla bir son bulup en sonuma yazsam seni..

Hiç bir şeye değişmem, aşkla bakan gözlerini
En son anımda bile söylemeliyim sevdiğimi
Hiç bir şeye değişmem benle geçen günlerini
En son anımda bile tutmalıyım ellerini

*****************
Seni çok seviyorum sevgilim. Seni çok özlüyorum... Kendine dikkat et.

26 Şubat 2012 Pazar

sadece

özledim... Her şeyinle seni özledim! Özledim ulan kokunu, gözlerini, davranışlarını ve birçok şeyini özledim! Rüyalarımda buluşamamaktan, rüyalarımda ağlamaktan, rüyalarımda sana ulaşamamaktan bıktım! Gel artık rüyalarıma gel rüyalarımda benimle ol....Gerçekte olmasa bile rüyalarımda ol.. Bir kere olsa gel! Gel gül yüzlüm gel. Seni seviyorum!

23 Şubat 2012 Perşembe

An Olur Hatırlatır

An olur hatırlatır insanlar, ortam veya durumlar. İnsan en olmadık yerde en  olmayan zamanda hatırlar. Sonra düşünür, "Neden böyle oldu?" , "Niçin böyle oldu?"  gibi saçma sapan sorular sorarsın kendine onlar bir anlık olur böyle hani seni seviyorum gibi. Bir anlıktır ama bazen seni seviyorum gibi sevinç vermez o biranlık durum, bu sefer üzüntü, kırgınlık, pişmanlık yani tarifi olmayan kötü şeyler işte var gerisini sen düşün...

Bugün an oldu seni hatırladım. Nasıl hatırladın sevgilim? Neden hatırladın? derdin belki şimdi olsan...
Hani hatırlar mısın? Jelibonda "O" harfi çıkınca saklamıştın sevgilim. Hatırlamasan hatırlatayım.

Bugün öyle garip bir şey olduki inanmak istemezsin, kendin bile inanamazsın ki ben bile inanamadım.
Jelibon yiyordum öylesine can sıkıntısı işte.Harflilerden senin sevdiğinden sevgilim. İşte yerken harflere bakıyordum hangi harfi yiyorum? Hangisi gelecek diye.

Rastgele O harfi çıktı sevgilim... Daha sonra bir hamle ile yeni birtane alayım dedim. İçimden dedimki keşke E çıksa...

Tesadüf müdür? Yoksa başka bir şey midir. E harfi çıktı işte. Buna ne denirki? Nasıl inanılır?

Bir süre sakladım E harfini. Yemeye kıyamazsın ya. Hani sana bir zamanlar gözüne bakarak seni seviyorum diyemediğim gibi....

Daha sonra cebime koydum usulca yoluma devam ettim...  Kısacası sevgilim, jelibonda E harfi çıktı içimden tuttuğum bir istekle yada tesadüf olarak. Hemde O harfinden sonra... En garip tarafı ise buydu...

Yani sevgilim. Anlarımda isteklerimde her şeyimde sen varsın... Hâlâ gitmedi kokun burnumdan, gitmedi gözlerimden gül cemalin...

Bazen hatırlatıyorlar seni, üzülmemek için uğraşıyorum ama olmuyor üzülüyorum. Güzel günlerimizi, yaşanmışlıkları, kokunu, gözlerini unutamıyorum işte...

Bir ayımız daha kutlu olsun sevgilim. Seni çok seviyorum... Seni çok özledim...

"İnsan ne kadar unutmaya çalışırsa çalışsın geçmişini asla unutamaz.Hep bir iz bazen küçük bazen büyük iz kalır ondan.Bu izleri kolay kolay silemezsin.Kimi zamanda herşeyi unutmuş gibi görünür ama hep küçük bir parça vardır ona tüm geçmişi hatırlatan.İnsan geçmişinden utanmamalı korkmamalı.Her ne yaptıysa açık açık söyleyebilmeli sahiplenebilmeli onu.Bazende işte onu orda öylece bırakıp gitmek..Hiçbirşeyi hatırlamamak istersin.Pişmanlıklarını üzüntülerini..Çünkü ne kadar bağlı olsan da ne kadar çok sevsen de yoluna devam etmek zorundasın..... Ama bunu yapmadan önce kendine sorman gerekiyor. Ben gerçeği gerçekten unutmak istiyor muyum?"

Ben senden başka ne isterimki be elifim...

Seni seviyorum.

15 Şubat 2012 Çarşamba

Mektup

Sigaramın dumanı
Çıkamam yokuşları
Selam söyleyin yare
Yedi dağın kuşları

Mektup yazarım mektup
Üzerini pullama
Ben yazarken ağladım
Sen okurken ağlama

Çapılamın aklı yok
Kime diyeyim onu
Aldılar sevdiğimi
Kimden sorarım onu

Mektup yazarım mektup
Üzerini pullama
Ben yazarken ağladım
Sen okurken ağlama

14 Şubat 2012 Salı

Ömür


Benimle ömür geçer mi ki dedim. Senle geçirmeye ömür yeter mi ? dedi. İşte bu bana bir ömür yetti.


13 Şubat 2012 Pazartesi

14subatvesen

Şubat, sevgililer günü hiçbiri umurumda değil aslında şuan da hayatımda biri olmuş olsa bile umurumda da olmayacaktı biliyorum. Çünkü şubatta, sevgililer günüde seninle anlamlıydı, seninle güzeldi ve sana yakışırdı.
Ama biraz imrenmiyorum değilim. Kıskanıyorum onları, onların yanında sevgilileri var  sen benim yanımda değilsin. İşte bu yüzden kıskanıyorum onları...

Belki şimdi özleyeceksin beni, neredesin diyeceksin. Keşke gibi saçma bir kelime çıkacak ağzından ama bunlar bir söz olarak kalacak. Gerçek hiçbir zaman değişmeyecek...

Unutmadım zannetme sevgilim! 14 şubat hediyeni unutmadım. Sadece senin için sana hayal kurarak yaptım ve sana verecektim ama olmadı... 
Merak mı eder oldun sevgilim?  Senin için bir şeyler düşündüm işte. saçma ama güzel sonuçta seni düşündüm, içinde sen varsın ve sadece senin için...

Nutellayı seversin bilirim. Onunla ilgili birşey olacaktı. Ufak bir nutella alacaktım sana. Birde yanında tek bir kaşık yada istersen 2 kaşıkta olabilir. Sonra buluşurduk seninle. Sana onu verirdim. Sende şapsall derdin. Belki biraz gülerdin. Belkide odun derdin yapa yapa bunu mu yaptı? yada  bunu mu bana hoş gördü derdin. Haklısında...

biliyorum bu hediyeyi sevinmezdin. ve bilirsin bende sadece bununla yetinmezdim.

Sana ellerimle bir ekmek alırdım. Hani tost ekmeği gibi. Onun üzerine "Elif seni seviyorum" yazardım.
ama öyle değil bak! Kızma hemen! tek tek ekmeklere harfleri yazardım. Sonra bunu birlikte yerdik. güzel olurdu.
Sahi sence nasıl olurdu?

Bunlardan önce tabiki bir mektup yazardım.  sana mektup yazmayı seviyorum. Biliyorum belki bundan sıkıldın ama sana duygularımı, hislerimi ve sevgimi böyle anlatıyorum işte. Onu verirdim. Birde tabiki her buluşmada alamadığın gül kuruları olurdu. Bak sevgilim onlar yanımda hala... Ne zaman alacaksın sevgilim? Ne zaman sana getireyim? Annen kızmaz demi bu sefer?

Bunların yanında başka bir şeyde yapardım. Mesela bir kutu yapardım yada alırdım. İçerisine jelibon, çikolata, ufak not kağıtlarına yazılmış sevgi sözcükleri mesela "Bak bunu görünce güleceksin" şeklinde.. ne bileyim işte sana olan sevgimi katardım içine. Sende her zamanki gibi almazdın. Kızmıyorum sakın yanlış anlama sevgilim! Annen görür diye almazdın biliyorum. Sen haklıydında...


Yarın(14şubat) hiçbir yere gitmeyeceğim. Seni bekleyeceğim. Bilgisayarımın başında, yatağımın ucunda ve hayallerimde. Yani o günü sana adayacağım. Çünkü o günün en güzel şeyi sensin. O gün seninle güzel olur.
Biraz eskilere gideceğim. Alamadığın gül yapraklarına bakıcam. Ne zamandan beri bakamadığım resimlerine bakmaya çalışacağım.  Yazdığın notlara, puzzleye, deniz yıldızına... Yani kısacası bana ne kattıysan onlarla yaşacağım. Belki Seni  hissederim yanımda. Belki onlarda ufak bir sen görürüm. Birazda sahipleneceğim onları kızma şimdiden. çünkü sen dokundun onlara. Senin kokun, senin izlerin olacak o yüzden.

Sevgilim. Ben iyi değilim yazamayacağım. Kendine iyi bak olur mu? Sevgililer günümüz kutlu olsun. Sen olmasan bile senli olsun... Seni çok seviyorum.

özledim.
seviyorum.

Edit:
Seni yaşamaya ilk önce sanal ortamdan başladım. geçmişdeki konuşmalarımız, sana olan kızgınlıklarım. hepsinin üzerinden geçtim. hepside güzel işte. seni o kadar özlemişsimki aylardan beri bunlardan kaçıyordum. Seni o kadar çok özlemişimki sevgilim. Her anını her noktanı her hareketini o kadar çok özledimki. Sadece birgün olsun birgün olsun sevgili olmayı o kadar çok isterdimki. Sevgili derken yanlış anlama. sadece birlikte olmak konuşmak eskileri yaad etmek tekrar gitmek istersen gidersin sevgilim. Ama gitmesen olur mu?  Bakma bana işte sevgilim gitmen gerek biliyorum. Benim boş boğazlığıma verirsin inşallah. Şimdi biraz daha seni arayacağım hatıralarımda. bulmak kolay olacak, bırakmak çok zor. Olsun seni bulacağım ve seni yaşayacağım ya o yeter bana. Ağlasamda zırlasamda bu bana birşeyler katacak. Senden ailenden hayallerimizden... Yine eskisi gibi umutlu olacağım belki. Belki birşeyler başarmak için adım atacağım. Sen olacaksın kısaca hayatımda. Eskilerle de olsa SEN olacaksın sevdiğim. Seni çok seviyorum. Seni çok  özlüyorum

12 Şubat 2012 Pazar

Seni sana anlatıyorum..

 Seni özledim, seni çok seviyorum ve sensiz olmuyor gibi cümlelerle başlamak istemiyorum artık ve bu cümleleri kullanmayı istemiyorum. Bugün değişik bir şey yapacağım. Seni sana anlatacağım. Biliyorum biraz eksik anlatabilirim yada unuttuğum yerler olabilir. Kusuruma bakma olur mu sevgilim...

İlk önce gülüşünden başlamak isterim. Çünkü sana çok yakışıyordu. Sonra devam ederim işte birşeylerden neyse fazla sıkmadan başlayayım.

Gülümsemen o kadar içtendi ve sıcaktıki gülmeni çok severdim. Sanırım gülmek sadece sana çok yakışıyordu. Biraz sapşalca oluyordun birazda güzel. O an çok mutlu oluyordum. Anlatamam işte sen gülerken herşey çok güzeldi. Şimdi kimlere o kadar içten gülüyorsun sevgilim? Kimler güldüryor seni? kimlerle mutlusun?. Sahi mutlu musun?

Gözlerin... Anlatılamaz sanırım bunlar. Anlatmakta en çok zorlanacağım kısım sanırım burası. Öyle güzeldi ki onlar. Onlara bakınca tüm hayatımı, hayallerimi görebiliyordum. Çünkü hepsi onların içindeyki tıpki benim hayalim, benim hayatım gibi... Bir umut vardı bazen onlarda bazen gurur bazen keder bazen hüzün.. Ama bazende mutluluk vardı. Hani hediye yada ufak sürprizler yaptığım zaman.. Güzeldi işte gözlerin anlatılmaz yaşanır cinsinden...

Kalbin... En güzel olan yerlerinden biri daha sanırım. O kadar temizdiki Herkesin sahip olamayacağı kadar. Kötü düşünmezdin, iyilik yapmayı severdin. Kısacası iyilik için yapılmış yada iyiliğe odaklanmış bir kalbin vardı sevgilim... Arada benim için atardı. Yada atmazdı ama öyle söylerdin. Ama sen yalan söylemezdin biliyorum. atıyordur sanırım o zamanlar... Şimdi kim için atıyor? hala ben var mıyım orada?  Solunda bana yer var mı? yada solun ben miyim? Bunları sormak istiyorum... Ama soramıyorum sevgilim. Sormadım say...

Ahlakın.. İyi bir ailenin kızıydın. Tam evlenilecek tip derler ya hani onun gibiydi. İyi bir aile, iyi bir eş ve iyi bir anne olabilirdin şifa ve ulaş için... Ama kader sevgilim. İyi ahlaklı sevgilim benim....

Neyse bu kadar yeter sanırım seni sana anlatmam. Anlatacak daha çok şey varki anlatmakla bitirilmeyecek cinsten. sıkıcı olur sanırım bak sıkılmışa benziyorsun. Biliyorum belki birgün burayı okuyacaksın. Bak sıkılmadaım salak işte diyeceksin, belkide sıkıldım işte, belkide keşke devam etseydin yada ne bileyim neden hala yazıp duruyor bu diyebilirsin. Haklısında.  Duygularımı dökmek için birilerinin beni dinlemesi için buraya yazıyorum.. Sakın kızma olur mu neden yazıyor diye.

Seni çok özledim sevgilim. Seni çok seviyorum. [ bak görüyor musun. Yukarıda söylediğim sözü bile tutamıyorum.]

Bu arada sevgililer günün Kutlu olsun sevgilim. O gün yanında olmayı sana bakmayı sana sarılmayı o kadar çok isterdimki. Ama kısmet. Yoksun artık... Sevgilim, sevgililer günümüz kutlu olsun...

Seni çok seviyorum...
Şapsal..

9 Şubat 2012 Perşembe

14 Subat...

‎!
Sebebi bilmiyorum,
Ama bugün bir burukluk var üstümde,
Kaldıramıyorum,
Ağır geliyor biraz,
Gücüm yetmiyor galiba...

Sabah ezanıyla uyandım bu sabah,
Hani, dua etmek istedim yaradanıma,
'Birgün oLsun, bir'an, benimle An'ımı yaşasın istedim'
'Bir An olsun tüm An'lar dursun istedim'
Bugünü anlamlı kılalım diye...

Elimde telefon ve senden gelmesini istediğim mesajı bekledim,
İstedim ki eski günler hatrına, geçirelim felekten bir gün,
Tadalım günün menüsünden,
Doyalım birbirimize birkez Olsun.
İstedim ki bugün bizim günümüz Olsun.
Tesadüf işte,
Şubatın 2. haftasına denk geldi...

8 Şubat 2012 Çarşamba

Basit insanlar...

Merhaba sevgilim,
Sevgilim dedim kızmamışsındır inşallah. Kızdıysan özür dilerim...
Seninle dertleşmem lazım bayadan beri sana yazamaz oldum. Özledim de seni hem bir bahane olur bu hemde bir "merhaba"...

Merhaba diyorum ama sana yine zarar vereceğim biliyorum. Tek sende bu kelimenin anlamına sadık kalamıyorum. Sadece elimden gelen tek şey  ufacık bir "kusuruma bakma" olur. Neyse sevgilim fazla uzatmayayım.

Seninle  insanlar ve sevgileri hakkında konuşmak istiyorum. Öyle saatlerce ama sen yoksun bunu biliyorum bu yüzden sen varmış gibi yazarak konuşmayı yeğliyorum.

Sevgilim, insanlar basitleşti mi artık? yada öyle mi olmak istiyorlar.. Eskiden aşklar, sevgiler çok zor şeydi. Mesela birini görsen hemen ona belirtemezdin seni seviyorum diyemezdin mesela, Şuanda heryerde seni seviyorum sözleri, Seni bekleyeceğim sözleri....

Bunlardan hangilerine inanmalı? Hangilerini beklemeli?
Yoksa biz böyle değildik diye mi bana insanlar garip yada basit geliyor?
İyi kızdın, zor kızdın İSTANBUL gibiydin. Kötü yanında vardı ama bir yanında onların hepsini örtüveriyordu.
Artık garip geliyor bana. Bir insanı tanıyıp, görüp ona 2 -3 ay gibi bir sürede seni seviyorum demek.
Yada ne bileyim. Ona evlilik konuları açmak garip geliyor. Aklıma "biz" geliyor. Sonra üzülüyorum. Neden böyle bunlar? Niçin zor olmuyorlar? Zor olsalar belki daha çok birlikte olacaklar daha çok sevecekler daha zor vazgeçecekler birbirlerinden diyorum.

Bak biraz sana bizi anlatayım. Yani seni.

Zor kadındın. Zordun işte. Sana seni seviyorum demek için yaklaşık 7 ay beklemiştim sanırım.  Bu senin zorluğun muydu? Yoksa sana gösterdiğim değer miydi? Yada bu neydi??

Hani hatırlar mısın? Sana seni seviyorum diyeceğim günü beklerken karşılaştığım hataları biraz komikti ama olsun. Sonuçta demiştim ya.

He birde bir kere de kabul etmemiştin. Bu seni gözümde daha değerli kılmıştı...
Zor olduğunu, bir kerede kabul etmeyeceğini farketmiştim ve sana birkez daha çok değer verir olmuştum.
Şimdiler de ise başkaları bunları hiç kâle almıyor sevgilim. Havada savrulan seni seviyorumları hemen kabul ediyorlar, Seni bekleyeceğimlere hemen inanıyorlar...

Oysa bilmiyorlarki sevmekte, beklemekte zor iştir...
Sende beni beklemiştin. Hakkını yiyemem sevgilim..

Neyse sevgilim, Kızmak istedigim nokta bu insanlar tanımadan birbirini, aşkıda sevgiliyide farklı kullanıyorlar buna kızıyorum ben...
Bunu yazarken aklıma geldin yani hiç çıkmıyorsunda bir konuyla aklıma geldin. "Burnun kanardıya" hani içime o kadar işlemişssinki aklıma her sen gelince burnum kanar oldu...

Bak yaa salağa diyeceksin kesin. Bunda bile edebiyata bağlıyor diyeceksin. Belki de bu yazıyı göremeyeceksin kısmet sevgilim. Kader...

Seni çok özledim. Seni çok seviyorum...

Sonum, Unutmaya kıyamadığım, İmkansızım...

6 Şubat 2012 Pazartesi

Unutamazsın...

Unutamazsın... Günler, aylar ve yıllar geçsede unutamazsın...
İlkini, aşkını, sevdiğini unutmazsın.
Unutamıyorum işte, seni, gözlerini, ellerini, nefesini, gülüşünü kısacası hiçbirşeyini unutamıyorum...
Biliyorum bundan birkaç yıl geçse de bir asır geçsede unutamayacağım.
Belki adın fazla aklıma gelmeyecek bugünkü gibi belki yüzünü hatırlamayacağım. Ama tek birşeyi çok iyi biliyorum unutamayacağım seni...
Belkide yıllar sonra hayatım da sen olacaksın unutmama fırsat bile kalmayacak... Kim bilir belki olabilir demi?

İşte öyle sevgilim, unutmak ve ben hemde seni... Bu biraz zor sanırım. Hani derdin ya unutursun sende, unutulmayacak biri miyim diye... Öyle biri asla olmadın, olamazsında sana yakışmaz sevgilim...

Bugün hayatımda garip bir olay yaşadım, hatta yaşamadımda duydum...
Bir insan ilk aşkını, ilkini 50 60 yaşına gelmesine rağmen unutamıyormuş buna şahit oldum...
Hayatında karısı, çocukları ve torunları olmasına rağmen unutamıyorsun işte sevgilim.
unutamıyorsun, seninle yaşınılan bütün güzellikleri unutamıyorsun...

Heh! kesin dersin şimdi, "Sen beni bu kadar sevdin mi? Ki unutamayacaksın."
Bende buna her zamanki gibi gülerim.. (:

Biliyorum unutamayacağım seni... Ama birgün gelecek şunları diyeceğim o insan gibi...

"şöyle bi örtü olsa yüzünü göstermeseler bile sadece 1 defa sorabilsem nasılsın iyi misin diye"

Belki sevgilim bunları demek nasip olmaz, belki de derim...

Yazımı güzel birşeyler bitirmek isterim. Kötü başlasamda iyi bitirmek istiyorum...

Eğer bunu birgün okursan. "Şapsal" der misin? İçinden desen kafidir sevgilim. Duyarım merak etme...

Bak ben şimdi "Nerede bu şapsal" diyorum. Biliyorum duyuyorsun, belkide hissediyorsun... Çünkü biliyorum sen benim solumdasın..


Seni asla unutmayacağım ilkim... Sonum...
Seni  çok seviyorum. Seni çok özledim...

1 Şubat 2012 Çarşamba

ansızın gelirsin aklıma...

Ansızın aklıma gelirsin. Çıkman uzun olur, girmen kolay...
Yine ne oldu onur! yine nerede hatırladın beni diyeceksin belki. Hatta belki niye hatırladın.. Neden hatırlıyorsun.. Unutmadın mı, unutmayacak mısın diyeceksin. Beni için şunu der misin içinden eğer görürsen bu yazıyı. "Neden hatırladın sevgilim, ne oldu çok mu özledin?" der misin benim için... Merak etme içinden de, kafi. Nasıl olsa duyarım ben onu. Hep derdin ya hani içimdesin, solumdasın diye sahi duyarım demi sevgilim?

ansızın geldin işte aklıma... Bir yabancı gibi değil, bir sevgili, bir dost, bir anne gibi...
Merak etme yaptığım kötü şeylerle değil. İyi şeylerle hatırladım seni...

Hani balomuz vardı bizim. Seninle birlikteydik o zaman.. İyi kötü bir ilişkimiz vardı.. Birlikteydik iste mutsuz olsak bile, kavga etsek bile "bizdik" sonuçta..
Aklıma geldin sevgilim... Seninle konuşamadığımız o akşam aklıma geldin. Kim bilir ne kadar kızmıstın bana. "Salak ya cevap vermiyor." Gelsin göstericem ben ona gibi cümleler kurmuştursun kesin biliyorum seni...
Sahi sevgilim. Şimdi de kim için öyle cümleler kuruyorsun? Benim için kurduğun o tatlı cümleleri içinde hafif kıskanclık olan hani.

Benim için hiç "Nerede kaldı bu salak. Gelsede bi sarılsam" diyor musun?
Özlüyor musun beni? Kokum geliyor mu? Gülüşüm geliyor mu sana?

Çok soru sordum sevgilim, biliyorum. Otur yorulmuşsundur. Bensiz günlerin nasıl geçti?

Neyse şizofrenleştim yine bak. Gelmeden sana sorular soruyorum, geldiğini farz ediyorum.. Özlediğimdendir aşkıma bakma...

Seni çok seviyorum. Seni çok özlüyorum...